5 Nisan Avukatlar Günü sebebi ile Tekirdağ Barosu, Süleymanpaşa’da Eski Valilik Binası önünde bulunan Atatürk Anıtı’na çelenk sundu. Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından açıklamalarda bulunan Tekirdağ Barosu Başkanı Av. Sedat Tekneci, “Geçen yıl tüm dünyayı sarsan Covid - 19 pandemisi nedeniyle kutlayamadığımız 5 Nisan Avukatlar Günü ve haftası etkinliklerini bu yıl da benzer gerekçelerle ertelemek zorunda kaldık. Özellikle 3. dalga salgının etkisini arttırdığı ve günlük vakaların 40 binlerin üzerine çıktığı ortamda önlemlerimizi alarak en azından Atatürk Anıtı’na çelenk sunmak, ayrıca mesleğimizin pandemi öncesi var olan ve sonrasında devam eden ve edecek sorunlarına değinmek gerekmektedir. Öncelikle Hukuk fakültelerine girişte 100 bin barajının getirilmesi ve 2023 yılından sonra mesleğe girişte sınav olması olumlu gelişmelerdir. Ancak bu tarihe kadar sınavsız olarak mesleğimize giriş olmaya devam edecektir. Göreve geldiğimiz 2018 yılı Ekim ayında 806 olan meslektaş sayımız bugün itibarı ile bin 38 olmuştur. Bu süreçte hiç ihtiyaç ve talep olmamasına rağmen yeni fakülteler açılmış ve açılmaya devam etmektedir. Sayının hızla artması nedeniyle meslektaşlarımız, pandeminin de etkisiyle büyük ekonomik zorluklar yaşamaktadır. Son dönemde Stajyer avukatlar yanlarında staj yapacak ofis bulmakta, mesleğe adım attıklarında da ofis açmakta zorlanmaktadır. Birçok meslektaşımız evden çalışmakta ya da birden fazla meslektaşımız bir araya gelerek gider ortaklığı şeklinde ofis açarak mesleki faaliyetlerine devam etmektedir. Bağlı çalışan meslektaşlarımızın aldıkları ücretler oldukça düşüktür. Nitekim baromuza kayıtlı meslektaşlarımızdan CMK’da 733, Adli yardımda 534 meslektaşımızın bulunması sorunun büyüklüğünü göstermektedir. Halen dosya incelemede, Adliyelere girişte sorunlar yaşanmaktadır. İlk derece mahkemelerinde yargılamalar yıllarca sürmekte İstinaf ve Yargıtay’dan dosyalar bir türlü gelmemektedir. Bu bağlamda Tekirdağ’da bir Bölge Adliye Mahkemesi kurulması sorunun çözümüne katkı sunacaktır. Avukatlar Adliye komisyonlarında yer almalıdır.”dedi.
AVUKATLARIN SESİ KESİLİRSE TOPLUMUN NEFESİ KESİLİR
Açıklamalarını sürdüren Tekneci, “Bu zor süreci Tekirdağ Barosu olarak birlik ve dayanışma ile atlatabilmek için meslektaşlarımız lehine faaliyetlerde bulunduk. Pandeminin etkisini arttırdığı bu günlerde maalesef yüz yüze yaptığımız birçok faaliyet yapılamamış, bu süreçte değerli hocalarımız ile meslek içi eğitimler ve stajyer eğitimleri online yapılmıştır. CMK yol giderlerinde Başsavcılıklar ile görüşülerek standart yol giderleri belirlenmiştir. Şirket sermayesi 250 bin TL üzeri olan ve üye sayısı 100’ün üzerinde olan bin 88 Anonim şirket ve yapı kooperatiflere avukat tutma zorunluluğuna ilişkin uyarı yazıları gönderilmiştir. Bilindiği üzere Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi bünyesinde kurulan Hukuk Fakültesi bu yıl öğrenci alarak faaliyetine başlamıştır. Karşılıklı meslek içi eğitimler ve baromuza mensup avukatların yüksek lisanlarını NKÜ Hukuk fakültesinde yapmaları gibi konularda işbirliği içinde olunacaktır. Arabuluculuk hakkındaki 5 yıldan sonra tüm meslektaşlarımızın eğitim alarak arabulucu olmalarına yönelik itirazlarımız karşılık bulmamıştır. Arabuluculuk halen İş, Ticaret ve Tüketici mahkemelerinde uygulanmaktadır. Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye ilişkin İstanbul Sözleşmesi’nden Cumhurbaşkanlığı kararı ile çıkılmasının ardından bu sözleşmede yasak olarak kabul edilen arabuluculuk aile hukuk davalarında da uygulanabilmesinin önü açılmıştır. Bu durumun kadının ve çocuğun aleyhine olacağı açıktır. CMK’da uzlaştırmanın yalnızca avukatlar tarafından yapılmasına, CMK ücretlerinin Avukatlık Asgari Ücreti tarifesine çekilmesine staj döneminde stajyer Avukata ücret ödenmesine ilişkin itirazlarımız da karşılık bulmamıştır. Tekirdağ Barosunun görevi ve hedefi sadece avukatlık mesleğinin ve avukatların sorunlarını çözmek, onların mesleki yönden ilerlemelerine ve geliştirmelerine destek vermek, hukuka katkıda bulunmak değildir. Bunun yanında Avukatlık Kanunu 76. ve 95. maddelerinin yüklediği görev ve sorumluluklar uyarınca “Hukukun üstünlüğünü, insan haklarını savunmak ve korumak” ilkesi uyarınca gerek Tekirdağ il sınırları içinde gerekse ülkemizdeki her türlü çevre, insan hakkı ve hukuk ihlallerine karşı görev ve sorumluluğu bulunmaktadır. Gerçekten 25 kişin katledildiği Çorlu Tren faciası davasında, Çerkezköy Pınarca’da yapılmak istene termik Santral davasında, kadına ve çocuğa yönelik her türlü şiddete karşı açılan davalarda mağdur tarafta yer almıştır. Tekirdağ yapılmak istenen liman projelerine, Tekirdağ nüfusunun %70’nin yaşadığı Ergene havzasında bulunan Çevre kirliliği yaratacak şekilde Ergene İlçesi Karamehmet mahallesinde 2 bin 800 dönümlük 1. Sınıf tarım arazisi üzerinde yapılmak istenen Pakop Endüstri bölgesi kurma çabalarına karşı mücadele etmiş ve etmeye devam edecektir. Tekirdağ Barosu ve Barolar mecliste kabul edilen Çoklu Baro düzenlemesine karşı çıkmıştır. Bu süreçteki mücadele ile bu düzenlemenin yanlışlığı meslektaşlarımıza ve topluma anlatılabildiği için yalnızca İstanbul’da bir baro kurulabilmiştir. Yine Avukatlık Kanunu uyarınca 2 yılda bir çift rakamla biten yıllarda ekim ayının ilk haftasında yapmamız gereken baro genel kurulunu dört kez maalesef İl Hıfzısıhha Kurulları, YSK ve İlçe Seçim Kurulu Kararları nedeniyle ertelemek zorunda kalmış bulunuyoruz. Bu konuda açtığımız davalar halen derdesttir. Tekirdağ Barosu bundan önce olduğu gibi bundan sonrada Cumhuriyetin kurucu değerlerine, Atatürk ilke ve inkılâplarına bağlı olarak, ülkemizi muassır medeniyetler seviyesine getirmede öncü olmaya, insan haklarını savunan, ülkemizin demokrasi yönünden gelişmesi konusunda katkı yapma görevine devam edecektir. Savunmanın bağımsızlığı ve özgürlüğü, Yargı bağımsızlığı, Yargıç tarafsızlığı hukukun öngörülebilir olması en fazla duyarlı olduğumuz konuların başında gelmektedir. Biz Avukatlar için adaletsizliği engelleyecek gücümüz olmadığı zamanlar olabilir. Fakat itiraz etmeyi beceremediğimiz hiçbir zaman olmayacaktır. Avukatlar toplumun nefes damarlarıdır. Unutmayalım ki Avukatların sesi kesilirse toplumun nefesi kesilir. Bu duygu ve düşüncelerle Baromuzun bugüne gelmesine katkısı olan önceki Başkanlarına, yönetim, disiplin, denetim kurulu üyelerine, birlik delegelerimize, meslektaşlarımıza ve bizim ile birlikte emek veren baro çalışanlarımıza çok teşekkür ediyorum. Vefat eden eski Başkanlarımıza, Meslektaşlarımıza, Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum.”diye konuştu.
Kaynak: HABER MERKEZİ
Yorum Yazın