© Manşet 59

MİLLETVEKİLİ YAZGAN, “CHP OLARAK BU BÜTÇEYE HAYIR DİYORUZ”

TBMM Genel Kurul Toplantısı’nda 2024 yılı bütçesi üzerine bir konuşma yapan CHP Edirne Milletvekili Ahmet Baran Yazgan, “Hükümet için millilik, yerlilik, milliyetçilik hepsi kuru hamasetten ibaret.

Konuşunca mangalda kül bırakmayanlar gelsin de Serhat’taki payitaht Edirne’deki ecdat yadigarlarının halini görsünler.  Geride bıraktıkları ülke evlatları Irak’ta şehit olan, milyon dolarları Sudan topraklarına gömülen bir ülke.  Bu vatandaşın hakkı size helal değildir. İşte tüm bu sebeple bizler Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu bütçeye hayır diyoruz.” dedi.

CHP Edirne Milletvekili Ahmet Baran Yazgan, Meclis TV’de canlı olarak yayınlanan konuşmasında şunları kaydetti:

“2024 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu’nun 16. Maddesi üzerine söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, Irak'ın kuzeyinde terör örgütü PKK tarafından yapılan hain saldırıda şehit olan kahraman askerlerimize Allah'tan rahmet, ailelerine ve Türk Silahlı Kuvvetlerimize başsağlığı diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun.

Dün yaşanan çatışmalar sonrasında kahraman Mehmetçiklerimizin aile evlerine acı haber düştü, bu keder tüm ulusu sardı. Her ne kadar haber bültenlerinde sayıdan ve rakamdan ibaret gösterilseler de her birinin arkasında bıraktığı bir hikaye, bir aile, bir eş, bir gelecek, aydınlık ve güçlü bir Türkiye hayali vardı. Bu onlarla beraber gitti gitti. Onların geride bıraktıkları yüce Türk Ulusuna emanettir. İşte bu vesileyle bugün burada yapacağım ekonomi üzerine konuşma daha müreffeh ve huzurlu bir Türkiye oluşturabilme çabasının gerekçesidir.

Bazı anlar zamanlar vardır insanın içinden bir kelime dahi etmek gelmez. İnsanın boğazına kelimeler düğümlenir. Yine böyle bir zamandan geçiyoruz. Yine bu vatan evlatları gibi milletimizin bize verdiği görevi yapmak için konuşmama başlıyorum. Bir kez daha milletimizin başı sağ olsun.

Bakın sene 2011. Ne demiş iktidar partisi, ‘Türkiye Gayri Safi Yurtiçi Hasıla büyüklüğü bakımından dünyanın ilk 10 ekonomisi içinde yer alacak.’. Gelinen noktada sizin arka arkaya göreve gelen ekonomi bilmez bakanlarınız sayesinde, ülkemiz ilk 20’de kalma mücadelesi veriyor. Bunun da ülkemizin içinden geçtiği beka mücadelesinde en önemli savaş alanlarından biri olduğunu unutmamalıyız.

Yine ‘Enflasyon ve faiz oranları kalıcı biçimde düşük ve tek haneli rakamlara inecek’ demiştiniz. İşte 2023 yılının sonundayız. Geçtiğimiz günlerde bu kürsüden Hazine ve Maliye Bakanı’nı dinledik. Bakanın enflasyon için vaadi, önümüzdeki yıl yüzde 36’ya düşürmek. Kısmet olursa, 2026’da da tek haneli rakamlara düşüreceklermiş. O da tabi, bilimsel ölçütlerle değil, parentez içinde güvenilmez TUİK verileri ile.

Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Hükümetin enflasyon karnesi ortada. Şüphesiz enflasyon genel bir kötü yönetim göstergesidir. Enflasyonun yüksek yerde ne ahlaktan, ne güvenlikten ne bekadan ne de huzurdan bahsetmek mümkündür. Ve geçtiğimiz beş yılda Türkiye ekonomisi, arka arkaya kalp krizi geçiren ancak bir türlü gerekli müdahalenin yapılmadığı bir hasta görüntüsü vermektedir.

Bir diğer 2023 hedefiniz olan kişi başı gelir hedefine de bakalım. Burada 2023’te kişi başına gelir 25 bin dolar olarak hedeflenmiş. Gelinen noktada ise emekliyi 5 bin liralık sadakayla avutmaya çalışan, gençlerine iş ve gelecek umudu vadedemeyen bir yönetim ile karşı karşıyayız.

Çalışan kesimlerde de bu durum farksız. Bakın aynen aktarıyorum. Tuzla’da bulunan bir metal fabrikasında çalışan Serhat ne diyor: ’21 yaşındayım. Hayatımda hiç sinemaya gitmedim. Tatil yapmadım. Gitmek isterim ama imkan olmadı. Tatilde fındığa çalışmaya gidiyoruz. Onu yapmasak yıl içinde zorlanırız.’ diyor.

Burada bakanlar çıkıyor, sırasıyla konuşuyor. Ne derlerse desinler boş. Hakikat ortada. Kimi gencimiz vatan için gözünü kırpmadan ülkesi için şehit düşüyor, geride kalan gençlerimiz de Serhat’ın omuzlarında taşıdığı bu ağır yükü taşımaya devam ediyor. Sizin görmezden geldiğiniz hakikat milyonlarca gencin umutsuzluğunda gizli.

Süslü laflarla, büyük lansmanlarla duyurduğunuz 2023 yılı geldi geçti. İkinci yüzyılın ilk yılına bıraktığınız miras da ortada. Halen daha her gün yeni bir şehit haberiyle kahrolduğumuz, emeklisi perişan, çiftçisi pamuk ipliğinde, işçisi, genci, öğrencisi umutsuz. Gencinden yaşlısına, kadınından erkeğine, okul çağındaki çocuğundan çalışarak bir ömrü bu milletine feda etmiş yaşlısına dek herkes yarına dair kaygıyla dolu. Ülkemizi öyle bir noktaya getirdiniz ki, laik desen laik değil, hukuk devleti desen hukuk devleti değil, sosyal desen sosyal devlet değil. Güvenli desen güvenli hiç değil.

Bugün burada Parlamentoların temel kuruluş mantığına ilişkin bütçe hakkı üzerine toplandık. Tabi bütçe hakkının, kamu bütçesinin diğer tarafında da vergi ve yükümlülükler var. Hükümetin kamu bütçesi ve vergi denklemine yaklaşımını memleketim Edirne üzerinden tariflemek isterim.

2023 yılı Kasım ayına kadar Edirne ilinde tahakkuk eden vergi 13 milyar 693 milyon lira. Son takvim ayı olan aralık ayı bu toplama dahil değil. Öte yandan Edirne ili 2023 Yılı Yatırım Programına göre, 2023 yılı için devam eden projelere ayrılan ödenek ise 6 milyar 482 milyon lira. Kaldı ki bu 6 milyar 482 milyon liralık yatırım bütçesinin 5 milyar liralık büyük kısmı da Tekirdağ, Kırklareli, İstanbul ve Edirne illerini kapsayan Halkalı-Kapıkule tren yolu için ayrılmış durumda.

Halkalı-Kapıkule tren yolu için ayrılan 5 milyar liranın da 2,5 milyarı yani yarısı zaten doğrudan Avrupa Birliği’nden hibe olarak alınmış. Geriye kala kala 1 milyar 482 milyon liralık bir yatırım bütçesi kalıyor. Ki bu da Edirne’de tahakkuk eden 13 milyar 693 milyon liralık verginin yanında devede kulak kalır. Özetle Edirne ödediği verginin %10’u kadar anca yatırım alabilmiştir. Edirnelinin ödediği vergi beşli çeteye rant olarak aktarılmış, uçak inmeyen havaalanlarına, araç geçmeyen köprülere, otoyollarına aktarılmıştır.

Yine bir tarım kenti olan Edirne’de DSİ’ye ait sulama projelerine ayrılan ödenek sadece 316,5 milyon TL’dir. Bu projeler içerisinde en yakın tarihli bitirileceği vaat edilen projeler ise 2016’dan beri yapımı devam eden İpsala Karaağaç Barajı ile 2007 yılından beri yapımı arap saçına dönen Meriç Çakmak Barajı’nın 1. Merhelesidir. Zaten 16 yıldır devam eden bir projede vaat edilen bitiş süresi ise 2026 yılı olarak belirtilmiş.

Edirneliler bu projeler için, sonu 2023 Hedeflerine benzemese bari diye kaygılarını dile getiriyor, benden size söylemesi…

Edirneli çiftçi, üretici vergisini tıkır tıkır öderken, karşılığında gerekli altyapı yatırımlarını ve teşvikleri beklerken, siz bu paraları, vatandaşın alın terini Sudan’da, Venezüella’da ve Nijer’de batırdınız. On yıl oldu Sudan’da sulu tarım projesi başlayalı. On yılın sonunda kurulan şirket tasfiye edildi. Oysa o bütçeyi yerli tarımı kalkındırmak için kullansaydınız bugün en azından çiftçinin cebine para, halkın sofrasına ucuz gıda girerdi.

Ülkeyi getirdiğiniz durumda benim Edirneli vatandaşım vitrinlere umutsuzca bakarken, ilimizin ekonomisini ayakta tutan yabancı turist onların gözünün önünde bagajlarını dolduruyor.

Hükümet için millilik, yerlilik, milliyetçilik hepsi kuru hamasetten ibaret. Konuşunca mangalda kül bırakmayanlar gelsin de Serhat’taki payitaht Edirne’deki ecdat yadigarlarının halini görsünler.

Geride bıraktıkları ülke evlatları Irak’ta şehit olan, milyon dolarları Sudan topraklarına gömülen bir ülke.

Bu vatandaşın hakkı size helal değildir.

İşte tüm bu sebeple bizler Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu bütçeye hayır diyoruz.”

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER